Türk Dünyasının Bozkırdaki Kalbi: Moğolistan

Yerel saatle 03.30’da Cengiz Han Uluslararası Havalimanı'na varışımızın ardından bizi bekleyen aracımızla günümüz atlarının ataları olan Przewalski'nin vahşi atlarının yaşadığı Khustai Nuruu Milli Parkı'na gideceğiz. Ger kampımıza yerleştikten sonra birkaç saatlik gözlem için yola çıkacağız. Onları görmek için en iyi zaman, dağdan su içmek için indikleri saat 17.00 ile 19.00 arasıdır. Öğle ve akşam yemeklerimiz Hustai’deki kampımızda alınacak. Konaklama Hustai Kampındaki kubbeli Asya çadırı Ger’lerde olacak.

Hustai Kampında alacağımız sabah kahvaltısının ardından Moğolistan'ın eski başkenti Kharhorin şehrine gideceğiz. Cengiz Han, Moğolistan'ı kurduktan sonra Orhun Vadisi'nde dünya başkentini yaratmak istedi ancak ne yazık ki inşa edilemeden öldü. 1235 yılında Cengiz Han'ın oğlu Ugudei, babasının onuruna bu şehri kurdu. Kharhorin Müzesini ziyaret ettikten sonra Erdene Zuu Manastırı'nı gezeceğiz. Cengiz Han'ın 29. torunu Abtai Han, geniş bir manastır yaratmak istiyordu ancak doğru yeri seçmek için yardıma ihtiyacı vardı. Daha sonra 3. Dalai Lama Sonam Gyatso ona bu manastırı Moğolistan'ın eski başkentinin kalıntıları üzerine inşa etmesini tavsiye etti. 1586'da Abtai Han Erdene-Zuu'yu inşa etti. Öğle yemeğini yerel bir lokantada yiyeceğiz. Akşam yemeği ve konaklama Harhorin’de konaklayacağımız kampta olacak.

Kampta alacağımız sabah kahvaltısının ardından Mini-Gobi olarak da bilinen Kogno Khan Milli Parkı’na hareket edeceğiz. Bu park, göl, ağaçlar, dağlar ve 80 km uzunluğundaki kum tepeleri ile muhteşem bir manzaray sahiptir. Ger kampımıza varıp yerleştikten sonra 18. yüzyıldan kalma Erdene Khamba Manastırı'nı gezip, kum tepeleri arasında keyifli bir yürüyüş yaptıktan sonra yol üzerinde Khoshoo Tsaidam Müzesi'ni ziyaret edeceğiz.

Ogii Gölü'nün 25 km güneyinde ve antik imparatorluk şehri Harhorin'e yaklaşık 60 km uzaklıkta, Orhun Nehri Vadisinde, birbirine yakın, birincil öneme sahip iki monolit vardır: Biri Türk şehzadesi Kul-Tegin'e (685-731), diğeri ise kardeşi Bilge Kağan'a (716-734) ithaf edilmiş mezar anıtıdır.

Mini gobi ile deve gezintisine çıkmak heyecan verici bir deneyimdir. Deve bizi kumlu tepelerin ve bazen üstünden bazen de yerin altından akan pırıl pırıl bir su kütlesi olan nehrin üzerinden geçirirken bu gezinti bizi tepelerin eteklerinde saksaul çalılarıyla süslenmiş küçük bir serinletici noktaya götürecek. Öğle yemeğini yerel bir lokantada yiyeceğiz. Akşam yemeği ve konaklama Mini Gobi’de konaklayacağımız kampta olacak.

Kampta alacağımız sabah kahvaltısının ardından şehir kapılarının dışında güzel bir yeşil vaha olan Terelj Milli Parkı'na hareket ediyoruz. Park, erozyonun şekillendirdiği kayalık oluşumlara, yemyeşil çam ağaçlarıyla dolu dağlık alanlara, canlı kır çiçekleri ve edelweiss'lerle dağılmış ovalara ve sakin nehirler ve göllere sahiptir. İki gece bu parkta konforlu bir ger kampında konaklayacağız.

Gezi programındaki bir sonraki durağımız, bir kaplumbağayı andıran bir kaya oluşumu olan muhteşem Kaplumbağa Kayası olacak. Ardından zengin tarihini keşfedebileceğimiz ve sakin çevresine kendimizi kaptırabileceğimiz Ariyabal Manastırı'na doğru yola çıkacağız.

Öğle yemeğini yerel bir lokantada yiyeceğiz. Akşam yemeği ve konaklama Terej Parkı’nda konaklayacağımız kampta olacak.

Kampta alacağımız sabah kahvaltısının ardından dünyanın en uzun atlı adam heykeli olan Cengiz Han'ın 40 metre yüksekliğindeki atlı heykelini ve heykelin içindeki müzeyi ziyaret edeceğiz.

Göçebe bir aileyi ziyaret ederek kültürlerini, geleneklerini ve yaşam tarzlarını öğreneceğiz. İnek sağmak, geleneksel süt ürünleri yapmak, yakacak odun toplamak gibi göçebe halkın nasıl yaşadığını göreceğiz. Ayrıca güzel bir manzara eşliğinde ata bineceğiz. Bu deneyim bize göçebe yaşam tarzına dair eşsiz bir bakış açısı kazandıracak ve doğaya yakın yaşamanın sadeliğini ve güzelliğini anlamamızı sağlayacak.

Öğle yemeğini doğada piknik şeklinde alacağız. Akşam cömert ev sahibimiz bizim için geleneksel bir Moğol yemeği olan "ızgara taştan yapılan "Moğol barbeküsü" hazırlayacak. Konaklama Terelj Parkındaki Ger’imizde olacak.

Kampta alacağımız sabah kahvaltısının ardından 8. yüzyıla ait Türk yazıtları olan Tonyukuk Yazıtı'nı ziyaret edeceğiz.

Öğleden sonra Ulanbator'av ardıktan sonra Ulaanbaatar şehir merkezinde yürüyüp Cengiz Han Meydanı'nı ziyaret edeceğiz. Muhteşem geleneksel Moğol gösterisi Tumenekh'in, Moğol enstrümanları ile gerçekleştirdikleri geleneksel danslarını ve şarkılarını dinledikten sonra konaklama için otelimize yerleşeceğiz.

Otelimizden kahvaltı kutularımızı alıp erken saatte Moğolistan ile vedalaşmak için havalimanına gidiyoruz. Saat 07.55’teMiat Hava Yolları’na ait OM161 sefer sayılı uçuşu ile İstanbul'a hareket ediyoruz. Türkiye saati ile 12.25’te İstanbul'a varışımızın ardından bir başka More World Travel organizasyonunda buluşmak üzere ayrılıyoruz!